Gratitude: Los Angeles’ta Vegan olmak

Son Los Angeles ziyaretimde, şehirde özellikle gençler arasında vejetaryenlik, veganlık ve “raw food” yani çiğ beslenme akımlarının gittikçe popüler bir hâle geldiğini gözlemledim. Belki bilinçli bir farkındalık, belki de sosyal medyanın gücü diyelim; sağlıklı beslenme üzerine gelişen bu hareket, elbette restoranların profilini de etkilemiş. Nitekim her köşebaşında rengarenk seramik kaseler içerisinde açai bowl’ların, agave şuruplarının, badem sütlerinin podyuma çıktığı vegan ve raw food konseptli restoranlara rastlamak mümkün...

Gratitude; Larchmont, Arts District, Venice ve San Diego gibi lokasyonların yanına ziyaret etmiş olduğum Canon Drive’ı da ekleyerek, gittikçe büyüyen bir vegan ailesi. Los Angeles’ın en meşhur vegan dostu restoranlarından birisi olan mekan, Executive Chef Seizan Dreux Ellis ile birlikte sürdürülebilir bir dünya mottosuyla toprağa saygı konusunu işliyor.

Gratitude’da menüdeki her tabağa farklı bir sıfat verilmiş. Tepede “I am ...” ile başlayan cümleyi siparişinize göre “humble, grateful, welcoming” gibi kelimelerle tamamlıyorsunuz. Bedenin yanında ruhu da arındırma felsefesini taşıyan restoran için oldukça keyifli bir oyun...

Uzun zaman önce Türkiye’deki mutfaklara da giren, faydası ve lezzetiyle diğer gelip geçici “süper yiyecekleri” geride bırakan Güney Amerika üzümü açai’nin (asai okunur), çeşitli meyveler ve tahıllarla birlikteliğinden doğan açai bowl’lar, Gratitude’un adeta şov yaptığı bir alan. Tabii ben çok tatlı insanı olmadığım için tercihimi nachos, kinoa, noodle ve pizza gibi isimlerden yana kullandım.

Kırmızı mercimek, kızarmış tatlı patates, ıspanak, baharatlı bir domates reçeli, nane ve hindistan cevizi ile eşleştirilmiş “humble” adlı kinoa favori tabağım olurken; kırmızı biber, lahana, havuç, Thai usulü badem sosu ve filizlerle süslenen kelp yosunu noodle da damak okşayan bir lezzete sahipti.

Tahıl ailesinin milenyum fertlerinden kernza ile hazırlanmış hamur üzerine mevsim sebzelerinin dizildiği pizza reçetesi ise, benim gibi bir carnivore, yani etoburlar için diğer tüm tabaklar gibi enteresan bir deneyim...

Tabii Gratitude’daki geç öğle yemeğiyle başlayan günün finalini, buraya ayrıntılarını paylaştığım Gwen’de nefis bir Avustralya Blackmore wagyu ile yapınca, veganlığa henüz niyetimin olmadığını bir kez daha hatırladım!

Vegan restoranlar, geleneksel mutfak motifinde fazlasıyla etçil bir profil çizen ülkemizde ne durumda, bilmiyorum. Fakat Gratitude ve denediğim benzer birkaç isimle birlikte belirtmeliyim ki, Los Angeles’ta hayat, veganlara çok güzel!

Ağız tadınız ve keyfiniz bol olsun...

419 N Canon Dr, Beverly Hills, CA 90210, ABD
+1 424-389-1850