Uberfahrt: Avrupa’yı Özetleyen Bir Menü

Siz hiç bir köy kahvesinde çilekli şampanya içtiniz mi?

Bavyera bölgesinde “cennet” kelimesi ile özdeşleşen ve 3500 kişilik nüfusuyla şirin bir köy sıfatını hak eden Tegernsee, daha çok ülkenin zenginlerini tavlayıp yollarında Porsche, Bentley ya da Lamborghini’lerin fink attığı, köy kahvelerinde ise çilekli şampanyaların ikram edildiği ilginç bir yer.

Münih’e çok yakın bu göller yöresinin en berrak sularına sahip Tegernsee gölü ise, kartpostal fotoğrafçılarının ekmek kapısı olmasının yanı sıra, merkeze uzaklığıyla, hafta boyu çalışmaktan bunalan şehir sakinlerinin de bir nevi kaçış noktası.

Elbette bu güzel gölün kenarında, suratınızda anlamsız bir tebessüm, temiz havayı ciğerlerinize doldurarak yaptığınız keyifli yürüyüş, bir süre sonra midenizdeki mırıldanmalarını da beraberinde getiriyor.

Bu noktada köyün +5 yıldızlı yıldızı otellerinden Athoff Seehotel’in 19 Gault Millau puanı ve 3 yıldıza sahip restoranı Überfahrt gastroseverlerin ilk tercihi.

Kariyerinde, benim de çok sevip sıklıkla gittiğim Tantris, Heinz Winkler, Jörg Müller, Aubergine gibi isimleri barındıran ve 2013’te Gault Millau tarafından “Yılın Şefi” seçilen  47 yaşındaki şef Christian Jürgens, 2008 yılında başına geçtiği Überfahrt’ta 20 kişilik ekibiyle daha çok Fransız ağırlıklı 2 tadım menüsü (169€ ve 189€) ortaya koyuyor.

Oteldeki kaliteli ahşap işçiliğinin restorana da yansıdığı, örtüsüz ancak pırıl pırıl cilalı masalara buyur edildiğimiz gecede başlangıcı, damağımızı güzel bir yemeğe hazırlayan ceviz şeklinde hafif aromalı bir tereyağı ile yapıyoruz.

Bunu takip eden havalı damak hoşluklarının (amuse bouche) yıldızı ise bıldırcın yumurtası ismiyle masamıza gelen, ancak sözde bıldırcın olan, Almanların daha çok biftekle servis ettiği, çeşitli yeşiliklerle hazırlanan Frankfurter sosun (İtalyanca “salsa verde”, Fransızca ise “sauce verte”) beyazı, mousse haline getirilmiş bifteğin ise sarıyı oynadığı yumurta görünümlü bir tabak. Tahıl aromasıyla bezeli yenebilir çıtır dış kabuk, ağızda eriyip giden akışkan biftek ile müthiş bir ikili oluşturuyor.

Sırada yine hoş bir sunumla Harald’s Garden var. Pancar kökünün baharatlı yoğurtla buluştuğu ve bademle süslendiği salata ağzımızı ferahlatan cinsten.

Deniz ürünleri kategorisinde deniz tarağı ile karşımıza çıkan Überfahrt’ta şef Christian Jürgens, bunu midye, ayva, kestane ve kereviz yapraklarıyla taçlandırmış.

Bunu izleyen risotto, rafine bir restoranın menüsünde gözlerimin aradığı ilk isim olan sakatatı sahneye çıkarıyor. Dana kellenin, İsviçre ve Fransa’ya özgü, inek sütünden yapılan yumuşak ve zengin aromalı peyniri “vacherin” ile buluştuğu hoş tabak, dilerseniz üzerine rendelenen ince Alba trüfüyle de lezzetini katlıyor.

Yine sulardaki lezzete atlayan bir sonraki renkli tabakta cod balığı ve istiridye, kızartılmış çıtır soğan tabakasına hapsedilmiş. Üzerine bir tutam da tere filizi iliştirilen tabak can alıcı rengiyle gözümüze, lezzetiyle de midemize fazlasıyla hitap ediyor.

Gastronomi sözlüğüne “spring chicken” olarak geçen, en fazla 28 günlük olup ortalama 400 g  ağırlığında yetiştirilen tavuk, güzel bir sos eşliğinde “braising” denilen yöntemle uzun süre pişirilmiş. Yanına kondurulan ufak bir parça kaz ciğeri ve ızgaradaki favori sebzelerimden olan kuşkonmaz ise tabağın ekstraları.

Gecenin yıldızı niteliğindeki tabak av etlerinden geliyor. Sezonun sebze ve mantarlarıyla harmanlanmış antilobun sosu da ilik, soğan ve kırmızı şarapla hazırlanan meşhur Fransız sosu “bordelaise”e ördek ciğeri püresinin de dahil olduğu “rouennaise” sos.

Tatlı saati geldiğinde ise Baileys ile renklendirilmiş muzlu ya da kokusuyla bile hayranlık uyandıran kahveli bir çikolata ile kapanışı yapabiliyorsunuz.

Avrupa’nın Özeti

Überfahrt, Avrupa’daki 3 yıldızlı mekanların tabaklarının tek bir atmosferde buluştuğu bir arena gibi. Zira şef Christian Jürgens’in menülerinde, Fransa başta olmak üzere, dünyanın önde gelen şeflerinden esintileri çokça gözlemledim. Her bir tabaktaki emek muazzamdı; ancak ben yine de böylesine yetenekli bir şefin, lokal olana yönelip bölgesine dair keyifli işler çıkarmasını ümit ederdim.

Yine de Überfahrt’da, Avrupa’yı ortak süzgeçten geçirerek sofranıza taşıyan hoş bir deneyim yaşayacağınızı garanti edebilirim.

Münih merkezden yalnızca 45 dakika uzaklıkta olan Tegernsee, hem doğasıyla, hem de etrafında av eti  ve schnitzel cenneti olan şirin mekanlar dahil vaadettiği lezzetlerle, hoş bir hafta sonu kaçamağını hak ediyor!

Ağız tadınız ve keyfiniz bol olsun...

Gourmetrestaurant Überfahrt

www.seehotel-ueberfahrt.com

Althoff SeeHotel Überfahrt

Überfahrtstrasse 10

83700 Rottach-Egern +49 80 22 / 669 0