Aslen “Kore barbeküsü” olarak bilinen, Kore Savaşı’nın ardından Japonya’ya gelip burayla özdeşleşen “yakiniku” tekniğinde, et ve sebzeler, masalara monte edilen tandır benzeri gazlı ızgaralarda pişiriliyor.
Buna bir nevi bizdeki ocakbaşı kültürüyle “kendin pişir, kendin ye” mottosunun karışımı da diyebiliriz.
Japon mutfağını yalnızca çiğ balıktan ibaret zanneden, buna da bir tutam ön yargı ile yaklaşan dostlar için ülkenin tescilli lezzeti “wagyu sığırını” ele alan yakiniku adresleri, adeta çölde vaha olabilir. Bu noktada benim de Tokyo’da deneyip beğendiğim yakiniku duraklarından ilk önerim, şef Vanne Kuwahara’nın harikalar yarattığı Yoroniku!
Omotesando istasyonu civarındaki restoran, diğer birçok Japon restoranı gibi tabelası olmayan, mütevazı girişiyle size “Acaba burası mı?” tereddütü yaşatan yerlerden biri.
Bir kat aşağıya inip şef Vanne’nin karşısında kurulunca masada sizi karşılayan etler ve soslarsa “İşte bu!” dedirtecek cinsten...
Yoroniku’da kalite bakımından en üst derecelendirme sayılan A5 wagyu etleri chateaubriand, roastbeef, fillet gibi seçeneklerle sunuluyor. İnce yağ damarlarının mermer görünümü verdiği wagyu dilimlerinin ızgara üzerinde 10 saniye kadar durması yeterli. Nitekim ağzınıza attığınız an eriyen, size ilik yemişsiniz hissi veren muazzam bir forma sahip. Bu yüzden tabağınıza katlanmış olarak konan dilimi bozmadan tek lokmada yiyip tadını çıkarmanız gerek. Şef parça etler konusunda ise sanki içinden saniyeleri sayarcasına titiz; sürekli ızgara üstünde hareket sağlayarak dışı mühürlenmiş, içi sulu ve pespembe harika bir ayar tutturmayı başarıyor.
Daha önce sizlerle Shima Steak’te yediğim wagyu sandviçi de paylaşmıştım. (Detaylı incelemesine buradan, videosuna ise buradan ulaşabilirsiniz.) Yoroniku’da, Shima Steak’in ince ve çok katlı etlerinden faklı olarak kalın bir dilim wagyu bonfile, hafifçe pişirilip derin kızartma tekniği uygulanıyor. Sonucunda da aşağıda görebileceğiniz dışı sanki panelenmiş çıtır çıtır bir umami çıkıyor. Japonların süngerimsi sütlü ekmek dilimleri arasında adeta lokum gibi uzanan et “orgazmik tatlar” listesine giriş yapacak kadar iddialı!
Trüf mevsiminde giderseniz, şef Vanne’nin sukuyki et suyunda yaklaşık 10 saniye kadar döndürdüğü etleri çiğ Japon yumurtası sarısıyla harmanlayıp üzerine Alba trüfü serpiştirdiği nefis bir sürprizi var. Görüntü olarak 1-0 geride başlasa da, damağa gelince gönlünüzü alacak bir reçete...
Ağız tadınız ve keyfiniz bol olsun...
〒107-0062 Tokyo, Minato, Minamiaoyama, 6 Chome−6−22
Tokyo, Japonya
+81 3-3498-4629
Bu Yazıyı Paylaş
Nihonbashi semtinde, iş hanı misali sade bir bina içerisinde bulunan, yerini bilmediğiniz takdirde Google’a fazla güvenemeyeceğiniz Shima Steak, yalnızca 4-5 masasıyla adeta özel bir kulübü andırıyor.
Türk damak tadına oldukça yakın bulduğum Torishiki, gerçek tavuk lezzeti alabileceğiniz yakitori duraklarından biri...